Sürekli karşıma çıkan bu kitaba bir ara başlamıştım. Sonra sanırım bir şeyler ters gitti ve daha ilk sayfalarında bıraktım. O yüzden şu an okuduğumda adeta sıfırdan okumuş gibi başladım. Bu sefer “az sayfalı kitaplar”ımdan “Satranç”ı okudum.
Stefan Zweig’in “Satranç”ının, edebiyat dünyasında iz bırakan önemli eserlerden olduğunu biliyordum. Ancak satranç gibi belli bir kesime hitap eden bu oyun üzerinden nasıl bu kadar etkili bir edebi eser çıkarmış anlayamamıştım. Kitabı okuduktan sonra anladım ki yazar bu roman ile insan psikolojisinin derinliklerine inen, satranç oyununu bir metafor olarak kullanarak insanın iç dünyasını sorgulayarak ilerlemiş.
Yazarın ölmeden önce yazdığı bu eser her ne kadar ince gibi dursa da ona asıl ününü kavuşturan eser bu olmuş. Nazi Almanya’sından evine düzenlenen baskından sonra kaçan yazar İngiltere’ye yerleşmiş. Burada da aradığı rahatı bulamayınca Amerika’ya, oradan da Brezilya’ya gitmiş. Burada biraz rahat ettiğini düşünerek temelli kalmaya karar vermiş. Ancak buralara gelip giden tanıdıkları ve basından takip ettiği kadarıyla yine Nazilerin uygulamalarından ve ilerleyişinden haberdar olduğu için Nazilerin tüm dünyayı etkisi altına alacağını düşünmeye başlamış. Avrupa’daki durum ve insanlığın geleceği hakkında depresyona giren yazar şu son sözleriyle birlikte eşi Charlotte ile beraber intihar etmiş.
Yazar “Satranç”ta satranç oyununu bir savaş stratejisi gibi ele alırken asıl vurgulamak istediği noktanın insanın iç dünyası olduğunu anlayabiliriz. Doktor B.’nin soğukluğu ve monotonluğu, savaşın yarattığı ruhsal hasarları ve izolasyonun etkilerini yansıtır. Karşısında ise insan psikolojisini anlamaya çalışan, ancak kendi iç savaşlarıyla boğuşan diğer karakterler bulunur. Bu çatışma, okuyucuya insanın içsel çatışmalarını ve zayıf noktalarını gösteriyor.
Stefan Zweig, dil ve anlatımıyla okuyucuyu hikayenin içine çekmeyi başarmış. Betimlemeleri ile akıcı bir üslup kullanarak okuyucuya karakterlerin duygusal karmaşıklığını ve psikolojik anlamda kayboluşlarını hissettirebilmiş. Aynı zamanda, satranç oyununu ustaca kullanarak insan ilişkilerindeki güç mücadelelerini, manipülasyonu ve stratejiyi işlemiş.
Cevapla
Yorumları Gör